gençlik biterken: HAYATTAN TECRÜBELER

Tuesday, February 14, 2006

HAYATTAN TECRÜBELER

Ben olarak yaşamaya başladığınızda hayat biraz daha kolaylaşmıştır artık.Artık tek siz varsınızdır. Kendiniz için yaşamak için etrafınıza bir çember çizersiniz. Siz istemedikten sonra çemberin içine kimseyi sokmazsınız. Şimdi zor olan birlikteliğiniz sürerken yalnız yaşamayı hem ona hem de kendinize kabul ettirmenizdir. Onu içinizde öldürdüğünüz asla sözlere dökülmez. Davranışlarınızla gerçekleşir herşey. Ve bu oyundan için için zevk almaya başlarsınız. Onun ezilip yok olduğunu görmek çoğu zaman mutlu eder sizi. Çünkü kulaklarınızda hiç bitmeyen şu cümle yankılanır çoğu zaman.

'Artık seni sevmiyorum anlamıyormusun?'
Affedip unutmamanıza neden olandır, çünkü bu söz.
Unutmamak belkide unutamamak acıtır içinizi. Ne kadar güçlü gibi görünsenizde,öylesine bir darbe almışsınızdır ki, (o zamanlar) hayatta en çok sevdiğiniz insandan, işte böyle özel günleri canınız acıyarak geçirirsiniz.

4 Comments:

Blogger yalnızlar kraliçesi said...

pek dökülmüşsün gençlik biterken. sen bunları satırlara ve bloga aktarabildiysen çok yol katetmişsin. böyle olayları pekçok insan yaşıyor. upuzun yolda mola vermek diye nitelender bütün olanları. sevgini öldrürme, su ver bak hemen canlanacak. sonra da tekrar kök vermeye başlayacak. daha büyük acılar yaşamaman dileğiyle...

7:05 PM  
Blogger Asuman Unsal said...

o kadar bağlı, fütursuz yaşanmamalı ilişkiler diyorum. hayatın gerçekliği yüzüne vurduğunda yıkılmamalısın diye düşünüyorum, bu sadece eşin kendi zevksel işlevleri değil, her konuda samimiyetsizlik bence daha büyük bir tehlike, ama insan silkelenmeli, bağımlı olmamalı ve güçlü olmalı her zaman, liman bellememek lazım. Hayat zor ; sana bana bize ağlarız biz hiç önemli değil önemli olan kabullenip yoluna devam etmek, devam edebilmek... etmeli de zaten insan, bazen kendi bencilliklerimizden kırılıyoruz, yalnız kalamama isteği, sığınma isteği, vs... sadece bu duygular için bile üzülebiliyoruz insan kendisine yetmeli diye düşünüyorum. O zaman daha kolay her şey. yenal ın vefatında bile sadece artık onu göremeyeceğim, konuşamayacağım, paylaşamayacağım için ağladığımı biliyorum, herkes sevdiklerini kaybeder eğer kişi hak etmiyorsa senin sevgini dönüp bakmak, beklemek çok yanlış... Kişi bahanaler bulmamalı, sadece güçlü olup gerçeği kabullenip hengi yolu seçtiyse o şekilde mutlu olabilmeli...
Sen çok güçlü bir kadınsın, çocuğunun mutluluğu için katlandıkların tam bir yürek gerekliliği- gerçi bizim ailenin kadınları çok yürekli - ne mutlu sana... Güzel bir hayatın olsun senin ve oğlunu mutlu olun istiyorum ve diliyorum.
seni seviyoru

12:19 AM  
Blogger ozge said...

merhaba,okudum okudum çiziktirmeden duramadım.her şey den önce şunu söylemek isterim ki affetmeye inanmıyorum.sadece soğuyor insanın yüreği...acının çekile çekile kopmayacağını farkettiğimde kendim için içimdeki onunla barışıp,dışımdaki onu uzaklaştırmıştım.yine de unutamıyor bir de bağların hangi materyalden yapıldığının çok büyük bir önemi var.kendi adıma şunu söylemek isterim ki;samimiyetsizlik katlanılır şey değil.Kendi adına başlayanların -özellikle de bayanların-ilerleyişi yok olmaya kaşınanın baş bölgesinde ciddi belaların dolaştığı anlamına gelir.Belki de yurdum insanın çoğuna ilişki yaşama dersi verilmesi gerekiyordur.Bir yerlerde ilişki nasıl yıpratılırı biz ücretsiz öğretebiliriz değil mi?

5:13 PM  
Blogger TuLûAt said...

"Artık sıkıyorsun beni!" bir unutul(a)mayan daha..

TuLûAt

3:42 AM  

Post a Comment

<< Home


View My Stats